BOŞANMA DAVASI VE AYRILIK

Boşanma; eşler henüz hayattayken, kanunda belirtilen bir veya birden fazla sebebe dayanarak, eşlerden herhangi birinin açacağı boşanma davası neticesinde, hakim kararıyla birlikte evlilik birliğinin sonlandırılmasıdır.

Toplumda bilindiğinin aksine boşanma davası açan eşin hakim nezdinde haksız konuma düşmesi gibi bir durum da söz konusu değildir. Evlilik gibi boşanmak da medeni bir haktır. Bu nedenle medeni haklardan herhangi birini kullanan kimse kanun önünde sırf bu hakkını kullandı diye haksız konuma düşmez.

Boşanma davası açmaya hakkı olan eş dilerse boşanma dilerse ayrılık talep edebilir. Kanunda sayılan sebeplerden herhangi birinin varlığı halinde dava açmaya hakkı olan taraf hakimden boşanma ya da ayrılık talep edebilir. Hakim boşanma talebine rağmen eşlerin ayrılmasına karar verebilir. Ancak ayrılık talebinin varlığı durumunda boşanmaya karar veremez. Dava esnasında hakim, ortak hayatın yeniden kurulabileceği ihtimalini görürse bu durumda ayrılığa hükmedebilir. Ancak bu durumda ortak hayatın yeniden kurulabileceğine ilişkin bir delilin bulunması da gerekecektir.

Ayrılık durumunda evlilik birliği sona ermez. Ancak evliliğe kabaca tabirle bir müddet ara verilir. Haklarında ayrılık kararı verilen eşlerin medeni durumlarında değişiklik olmaz. Ayrılık kararı sonrası, birlikte yaşama ilkesi haricinde tüm yükümlülükler eşler açısından devam etmektedir.

Türk Medeni Kanunu 171.maddesine göre ayrılık bir yıldan üç yıla kadar karar verilebilir. Sürenin tam belirlenmesi hakimin takdirinde olacaktır. Hakim tarafından takdir edilen süre bittiğinde ayrılık da kendiliğinden son bulur. Ancak ayrılığa rağmen ortak hayat yeniden kurulamamışsa eşlerden herhangi biri boşanma davası açabilir. Açılacak olan ikinci boşanma davası esnasında ilk boşanma davasında ispatlanan durumlar ve ayrılık süresince vuku bulan olayların değerlendirilmesi yapılarak bir karara varılacaktır. Ayrılık süresinde ortak hayat yeniden kurulamazsa kusurlu olan eş dahi boşanma talep edebilecektir.

Ayrılık süresi boyunca eşlerin birbirine sadakat yükümlülükleri devam ettiğinden, eşlerden herhangi  birinin diğer eşi aldatması durumunda bu yeni duruma ilişkin zina özel nedenine dayalı olarak boşanma talepli dava açılabilecektir.

Ayrılık durumunda her ne kadar medeni halde değişiklik olmasa da birlikte yaşama yükümlülüğü sona erdiğinden müşterek çocukların velayeti ayrılık süresi boyunca bir eşe verilebilir. Hakim, boşanma davası gibi, ayrılık durumunda da çocuklarla kişisel ilişkiyi düzenleyecektir.

Av. Harun Raşit ÖZDEMİR

İlgili metin, konuya ilişkin özet açıklamaları içermektedir. Ayrıntılı bilgi edinmek ve profesyonel yardım almak için bir avukata danışınız.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Copy Protected by Chetan's WP-Copyprotect.